halkbank risk yönetimi

Risk Yönetimi

Risk Yönetimi

Türkiye Halk Bankası A.Ş. (Banka), önemli gördüğü her bir risk türüne ilişkin politika ve uygulama usullerini belirlemiş olup sektör ve piyasa gelişmeleri ile yasal düzenleme değişiklikleri çerçevesinde düzenli olarak gözden geçirmektedir.

Banka, müşterilerine, çalışanlarına ve hissedarlarına değer yaratmak amacıyla oluşturduğu hedeflerini gerçekleştirebilmek için beş yıllık stratejik plan ve bütçesini oluşturmakta ve düzenli olarak güncellemektedir. Planda belirlenen hedefler ve stratejiler uygulanırken ortaya çıkabilecek risklerin tespit edilebilmesi, etkin bir risk yönetimi için önem teşkil etmektedir. Bu çerçevede Banka, hedefleri ile ilişkili olan riskleri tespit etmiş ve hedef ve stratejilerini gerçekleştirirken toplu olarak ve önemli gördüğü her bir risk türü itibarıyla taşımak istediği risk düzeyini belirlemiştir.

Banka, riskleri ayrıca bütüncül bir perspektifte ve geleceğe yönelik projeksiyonlar oluşturularak İçsel Sermaye Yeterliliği Değerlendirme Süreci (İSEDES) kapsamında asgari yılda bir kez değerlendirilmekte ve maruz kalınabilecek riskler için ihtiyaç duyacağı içsel sermaye gereksinimini hesaplanmakta ve BDDK’ya raporlamaktadır.

Banka, mali bünyesinde bozulma yaratacak hallerden herhangi birinin görülmesi veya görülme ihtimalinin ortaya çıkması halinde alınacak tedbirlerin önceden belirlenmesi maksadıyla yasal düzenlemeler çerçevesinde önlem planını oluşturmuştur. Özellikle stres durumlarında karar alma süreçlerinin etkin şekilde yürütülmesi için hazırlanan önlem planı, normal ve kriz durumunda uygulanabilir bir süreç olarak tasarlanmıştır.

Banka, acil durumlarda risklerin yönetilmesine yönelik olarak iş sürekliliği ve acil durum, sermaye acil eylem ve likidite acil eylem planlarını oluşturmuş ve risk iştahı çerçevesini belirlemiştir.

Bankanın mevcut yasalara ve yönetmeliklere uygun olarak tesis ettiği risk yönetimi yapısı üçlü sorumluluk hattına uygun şekilde kurgulamıştır. Bu kapsamda risk algısı yüksek faaliyet birimleri tarafından Denetim Komitesi’ne, Üst Düzey Yönetim’e ve Yönetim Kurulu’na düzenli aralıklarla raporlamalar yapılmaktadır.

Banka, risklerin etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesinin sağlanması amacıyla komiteler oluşturmuştur. Bu komiteler varlık ve yükümlülüklerin yönetimi, kredilendirme kararları, iş sürekliliği, sürdürülebilirlik, ücretlendirme, likidite riski, operasyonel risk, TFRS/9 ve bilgi sistemleri gibi özelleştirilmiş konularda Yönetim Kurulunca verilmiş yetkiler çerçevesinde kararlar alabilmektedir.

KREDİ RİSKİ

Birinci yapısal blok risklerimizden kredi riski,  müşterilerin sözleşme gereklerine uymayarak yükümlülüğünü kısmen veya tamamen zamanında yerine getirmemesi sonucunda ortaya çıkan risk olarak tanımlanmaktadır.

En temel bankacılık faaliyetinden biri olan kredi kullandırımı sonucu oluşan ve risk ağırlıklı varlık tutarı içerisinde en yüksek paya sahip olan risk türüdür. 

Karşı taraf kredi riski (KTKR), iki tarafa da yükümlülük getiren bir işlemin muhatabı olan karşı tarafın, bu işlemin nakit akışında yer alan son ödemeden önce temerrüde düşme riskini ifade etmektedir. Karşı taraf kredi riski de kredi riskinin içerisinde değerlendirilmektedir.

Kredi riski için sermaye gereksinimi “Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik” hükümleri doğrultusunda Standart Yaklaşım, “Kredi Riskine Esas Tutarın İçsel Derecelendirmeye Dayalı Yaklaşımlarla Hesaplanmasına İlişkin Tebliğ” kapsamında Temel İçsel Derecelendirmeye Dayalı Yaklaşım ve Gelişmiş İçsel Derecelendirmeye Dayalı Yaklaşım ile ölçülebilmektedir. Yasal sermaye yükümlülüğü hesaplamasında “Standart Yaklaşım”, içsel sermaye gereksinimi hesaplamasında ise “Gelişmiş İçsel Derecelendirmeye Dayalı Yaklaşım” kullanılmaktadır.

Kredi riskine esas tutarın İDD yöntemiyle ölçümü Bankamız tarafından geliştirilen içsel derecelendirme modelleri aracılığıyla yapılmaktadır.

Bu modeller ile müşterilerin geçmiş davranışlarının modellenerek geleceğe ilişkin tahminlerde bulunulabilmesi, derecelendirme sistemleri vasıtasıyla müşterilerin riskinin ve müşterilerden beklenen kaybın hassas bir şekilde ölçülebilmesi, model çıktılarının tahsis, fiyatlama, izleme ve TFRS-9 kapsamında BKZK ayırma gibi Bankanın önemli iş süreçleri için girdi teşkil etmesi sağlanmaktadır.

Modellerin metodolojisinin ve ürettiği çıktıların doğruluğunun araştırılması ve takibinin sağlanması söz konusu metodolojiyi geliştiren veya icrai birimlerden bağımsız bir validasyon ekibi tarafından düzenli olarak gerçekleştirilmektedir.

OPERASYONEL RİSK

Yetersiz veya başarısız içsel süreçler, insanlar ve sistemlerden ya da harici olaylardan kaynaklanan ve yasal riski de kapsayan zarara uğrama olasılığını ifade etmektedir.

Etkin ve yeterli bir operasyonel risk yönetimi oluşturmak için başta “Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine Ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik”, “Operasyonel Riske Esas Tutarın İleri Ölçüm Yaklaşımı İle Hesaplanmasına İlişkin Tebliğ” ve “Operasyonel Riskin Yönetimine İlişkin Rehber” hükümleri dikkate alınarak Bankamız içsel prosedür ve dokümanları hazırlanmıştır. Bu prosedür ve dokümanlar kapsamında operasyonel risk iştahı ve limitleri belirlenmiş olup, düzenli olarak takip edilmekte ve asgari yılda bir kez olmak üzere gözden geçirilmektedir.

Operasyonel risk yönetimine ilişkin olarak; risk taşıyan iş süreçleri ve faaliyetlerin tespit edilmesi, risk seviyelerinin sıklık/şiddet analizlerinin yapılması, operasyonel risklerin, solo ve konsolide olarak entegre bir şekilde izlenmesi, Basel düzenlemelerinde belirtilen ölçüm yaklaşımları kapsamında kayıp datalarının kullanılması, operasyonel zarar doğuran işlemlerle ilgili olarak yapılan tahsilat bilgileri ile tahsilat kaynaklarının belirlenmesi, gerçekleşen operasyonel risklerin zaman içerisindeki değişiminin gözlenmesi amaçlarıyla bağlı ortaklıkların verisini de içeren bir kayıp veri tabanı oluşturulmuştur.

Söz konusu veri tabanına kaydedilen operasyonel kayıp verileri düzenli olarak kontrol edilmekte bu sayede hesaplamalara konu olacak girdilerin doğruluğu sağlanmakta ve operasyonel risk olayları düzenli olarak analiz edilerek üst yönetime raporlanmaktadır.

Bankamızın kurumsal yapısı, büyüklüğü, risk profili ve faaliyet yapısı ile uyumlu olarak operasyonel riskini yönettiği merkezi bir yapının yanı sıra Operasyonel Risk Komitesi de söz konusu yönetim sürecinde yer almaktadır. Bu kapsamda Komite, solo ve konsolide bazda operasyonel riskleri incelemekte, değerlendirmekte ve önlem alınması gereken hususlarda kararlar almakta, belirlenmiş operasyonel risklere ilişkin risk iştahı ve risk limitleri dahilinde kalmasını sağlamaktadır.

PİYASA RİSKİ

Piyasa riski, piyasa risk faktörlerinde meydana gelebilecek volatiliteye bağlı olarak Bankanın bilanço içi ve bilanço dışı pozisyonlarının maruz kalabileceği potansiyel kayıpları ifade etmektedir.

Piyasa riski, çoğunlukla faiz oranları, kurlar, hisse ve emtia fiyatlarında meydana gelen dalgalanmalar sonucu oluşur.

Banka ilgili yönetmelik, tebliğ ve rehberler kapsamında piyasa riskine ilişkin politika ve uygulama usullerini oluşturmuş ve piyasa riskinin yönetimine ilişkin çerçeveyi belirlemiştir. Piyasa riski ölçümleri günlük olarak yapılmakta ve raporlanmaktadır.

Piyasa riski, standart metot ve içsel yöntemler vasıtasıyla ölçülmektedir. Yasal sermaye yükümlülüğü hesaplamasında “Bankaların Sermaye Yeterliliğinin Ölçülmesine ve Değerlendirilmesine İlişkin Yönetmelik” hükümleri esas alınarak  “Standart Metot”, içsel sermaye gereksinimi hesaplamasında ise “Risk Ölçüm Modelleri İle Piyasa Riskinin Hesaplanmasına Ve Risk Ölçüm Modellerinin Değerlendirilmesine İlişkin Tebliğ” hükümleri çerçevesinde riske maruz değerin hesaplanmasında “Tarihsel Benzetim Yöntemi” kullanılmaktadır.

Piyasa riskinin belirli bir düzeyde tutulması amacı ile piyasa riskinin içsel ölçümü sonucu ulaşılan riske maruz değere ilişkin risk iştahı ve tetikleyici seviye belirlenmiştir.

Piyasa riski oluşturan alım satım portföyüne ilişkin hazine işlem ve limitleri vasıtasıyla limitler belirlenmiş olup riskten korunma amaçlı (hedging) işlemlerle de risk azaltımı gerçekleştirilmektedir.

Bankamızın risk profiline dahil olan sayısallaştırılabilen yapısal faiz oranı riski ve yoğunlaşma riski ile sayısallaştırılamayan başta strateji riski, itibar riski, artık risk, model riski vb. ikinci yapısal blok riskleri başta İSEDES olmak üzere kurumsal risk yönetimi sürecimiz içerisinde değerlendirilmektedir.

BDDK tarafından yayımlanan iyi uygulama rehberleri ve diğer yasal mevzuat ve düzenlemeler çerçevesinde Bankada gerekli prosedür dokümanları ve yönergeler oluşturulmuş olup her türlü bankacılık faaliyet ve aktiviteleri neticesinde başta itibar ve strateji riski olmak üzere maruz kalınabilecek risk türlerine ilişkin etkili bir risk yönetimi süreci tesis edilmiştir.

Likidite, bankaların yükümlülüklerini karşılama kapasitesini göstermektedir.Likidite riski ise bankaların yükümlülüklerini zamanında ve/veya makul bir maliyet ile karşılayamama olasılığını ifade etmektedir.

Bankanın karşılaştığı ve karşılaşabileceği risklere ilişkin ayırması gereken sermayenin belirlenmesinde hesaba katılmayan likidite riski kurumsal risk yönetimimiz kapsamında ele alınıyor olup özellikle “Likidite Riskinin Yönetimine İlişkin Rehber” başta olmak üzere ilgili tüm yasal mevzuatlar çerçevesinde oluşturulmuş prosedür ve politikalarımız ile yönetimi sağlanmaktadır. Yasal Likidite karşılama oranı günlük bazda hesaplanmakta ve raporlanmaktadır. Likiditeye ilişkin alınacak aksiyonlar likidite komitesi ve aktif pasif komitesi başta olmak üzere üst düzey yönetim tarafından düzenli olarak değerlendirilmektedir.

Bankanın likiditesine ilişkin stresli veya aşırı stresli (kriz ortamı) koşulların neler olduğunun tanımlanması ile bu koşullar altında likidite yönetimi için izlenecek süreçlerin belirlenmesi için Likidite Acil Eylem Planı(LAEP) oluşturulmuştur.